Nadire Kabineleri

Nadire Kabineleri:
Sıradan bir oda değil;
ışığın gölgeyle buluştuğu,
merak ve hayallerle şekillenmiş sessiz bir köşe.

Her çekmecede saklı bir bilmece,
her objede küçük bir hikâye vardır:
bir taş, bir tüy, belki de unutulmuş bir dilek…
Her biri yeni bir masalın anahtarı olmak için bekler.

Burada zaman, cam şişelerde uyur;
yanında bir kelebek kanadı, kurumuş çiçekler,
tohumlar ve deniz kabukluları dizilir ahenkle.
Doğanın harikalarından oluşan sessiz bir seçki;
sabah çiğiyle uyanmış kır çiçekleri,
çekmecelerde preslenmiş halleriyle bekler.

Ateşi hatırlayan taşlar, bir dal, bir çalı,
şişede saklı minik bir denizatı…

Bazısı bir zamanlar ceplerde gezmiş,
bazısı hiç uyanılmamış bir rüyadan gelmiş.
Kimi bir ağacın dibinde unutulmuş,
kimi bir kuşun gagasından düşmüş.
Gerisi ise zamanın dinleyene fısıldadığı bilmeceler…

Ve bazı nadireler başka âlemlerden gelir:
Perilerin gözyaşı, mühürlü bir şişede;
denizlerin kralına ait küçük bir taht,
saklı çekmecelerin gizli köşesinde…
Belki de bir kum torbası,
Düşadam’ın elinden süzülüp kalmış ardında;
yanında duran küçük bir anahtar,
yalnızca meraklı ve cesur olana dilek sunar.

Burada her sır, meraklı bir bakışı bekler.
Cevaplar aceleyle gelmez;
bazı çekmeceler merakı sever,
bazısı da yalnızca cesur adımları seçer.

Sen yine de çekinme, bir çekmeceyi aç;
belki de aradığın hikâye
sessizce orada, seni bekler. 🌙